Ülkemizde Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan gebelik izlem rehberinde gebelik sırasında tetanoz bağışıklamasına (aşılamasına) yer verilmekte, genellikle önceki aşılama durumuna göre en az 2 doz tetanoz aşısı yapılmaktadır. Genellikle gebeliğin tüm haftalarında tetanoz aşısı yapılabilmekle beraber uygulamada gebeliğin ikinci, yarısı tercih edilmektedir. Halihazırda sağlık bakanlığı tarafından uygulanan tetanoz aşıları difteri toksoidi(aşısı) ile beraber olup bilinen aşırı duyarlılık olayı olmadıkça ikili aşının beraber yapılmasında tıbbi bir sakınca yoktur.
Öte yandan son yıllarda yenidoğan ve süt çocuğu döneminde difteri vakalarının artması ve son yıllarda batı yarımkürede gerçekleşen bir salgında yenidoğan ve süt çocuklarının da hayatını kaybetmesi nedeni ile canlı veya ölü bakteri (B. Pertusis) içermeyen üçlü karma aşının (TDAP) gebelere uygulanması gündeme gelmiştir. Ülkemizde bu üçlü karma aşı en erken doğumdan sonra 2. ayda uygulandığı için doğumdan ilk aşıya kadar olan dönemde yenidoğan ve süt çocuğu difteri gibi damlacık yolu ile kolaylıkla bulaşan bir hastalığa karşı çok açık olmaktadır.
Anne dolaşımında bulunan antikorların bir bölümü (immünoglobulin G alt tipi) plasentadan geçerek ilk haftalarda bebeğinizin benzer hastalıklara karşı korunmasını sağlayacaktır. Ancak annelerin aynı hastalık etkenlerine karşı yapılan aşıları oldukça erken dönemde yapıldığı için var olan antikorların fetusa geçerek onu ilk 3 ayda karşılaşacağı bir bulaşıcı hastalığa karşı koruma oranı düşüktür. Bu yüzden gebeliğin 27-36. gebelik haftaları arasında tek doz TDAP(Tetanoz-Asellüler Boğmaca ve Difteri) aşısı ile anneyi aşılayarak, doğacak bebeğin kendi aşı programı başlayana kadar bu üç hastalıktan korunmasına katkıda bulunmak mümkündür.
Aşılar hastalık yapan canlı bakteri içermediği bebeğinize bir zararı yoktur. Uygulama yerinde hafif kızarıklık ve ağrı nadiren 37,5 dereceyi geçmeyen ateş ile karşılaşılabilir.
Kaynak
